İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Rıdvan Sivritepe, yaşam tarzındaki bazı değişikliklerin kanser riskini önemli ölçüde azaltabildiğini, daha sağlıklı seçim, davranış, düzenli tarama, erken teşhis ve zamanında tedaviyle kanser risklerini azaltmanın mümkün olduğunu bildirdi.

Medipol Üniversitesi Pendik Hastanesi'nden 1-7 Nisan Kanser Haftası dolayısıyla yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Doç. Dr. Sivritepe, kanserin, trilyonlarca hücreden oluşan insan vücudunun hemen hemen her yerinde ortaya çıkabilen bir hastalık türü olduğunu aktardı.

Sivritepe, En yaygın kanser türlerinin, meme, prostat, akciğer ve cilt kanseri olduğunu vurguladı.

Kanserden korunmanın yöntemlerine ilişkin de bilgi veren Sivritepe şu değerlendirmede bulundu:

"Yaşam tarzımızdaki bazı değişiklikler kanser riskini önemli ölçüde azaltabilir. Daha sağlıklı seçim, davranış, düzenli tarama, erken teşhis ve zamanında tedaviyle kanser risklerini azaltmak mümkün. Düzenli olarak yapılan fiziksel aktivite, vücudun hormonlarını dengede tutar ve kilo kontrolünü sağlar. Aktif olmanın birçok farklı kanser türüne yakalanma riskini önemli ölçüde azalttığı ortaya konulmuştur. Tempolu yürüyüş, bisiklete binme veya yüzme gibi haftada 150 dakika orta yoğunlukta aktivite yapmalıyız. Masa molaları vererek ve merdivenleri kullanarak hareketsiz bir yaşam tarzından kaçınmalıyız.

Sebze ve meyveler, tam tahıllı ve az yağlı protein kaynakları içeceklerle hazırlanmış dengeli bir diyet kanser riskini azaltır. Bu tür bir diyet, antioksidanlar, flavonoidler, polisakkaritler, vitaminler ve mineral içerir. Bu maddeler, hücrelerin genetik yapısını koruyarak veya kanser hücrelerinin büyümesini engelleyerek kansere karşı koruyucu etki sağlar.

Ayrıca, aşırı kilo veya obezite, kanser riskini arttıran faktörler arasındadır. Yüksek miktarda kırmızı veya işlenmiş et alımı da kanser riskini artırmaktadır. Ülkemizde son 12 yılda obezite görülme sıklığı yüzde 70 artarak obez insan sayısı 20 milyona yaklaştı. İngiliz Kanser Araştırmaları Merkezi'nin verilerine göre ideal kiloyu korumanın, her yıl yaklaşık 22 bin 800 kanser vakasını önlediği görüldü."

- "Akciğer kanseri, günümüzde en yaygın görülen kanser türü"

Alkol kullanımının, özellikle karaciğer, mide, bağırsak ve meme kanserinde riski artırdığına işaret eden Sivritepe, "Alkol, vücuda girdiğinde metabolize edilir ve asetaldehit adı verilen bir madde oluşur. Bu madde, DNA hasarına yol açarak kanser hücrelerinin oluşmasına neden olur. Bu nedenle alkol kullanımını sınırlamanın yanı sıra hiç tüketmemek riski oldukça azaltır." ifadelerini kullandı.

Sivritepe, akciğer kanserinin, günümüzde en yaygın tür olduğunu, sigarayı aktif ya da pasif içmenin, özellikle akciğer kanserinde en büyük risk faktörlerinden olduğunu, sigaranın içinde bulunan kanserojen maddelerin kanser hücrelerinin oluşmasına yol açtığını bildirdi.

Güneşteki ultraviyole ışığın cilt hücrelerindeki DNA'ya zarar verdiğini ve bunun da en önemli cilt kanseri türü olan malign melanoma neden olduğunu aktaran Sivritepe, şu bilgileri verdi:

"Bu nedenle güneşten korunmak, kanser riskini azaltmak için önemlidir. Güneş kremi kullanmak, güneş gözlüğü takmak, güneşin en yoğun olduğu saatlerde güneşten kaçınmak gerekir. Ayrıca stres, vücudun hormonlarını bozarak kanser riskini artırabilecek bir faktördür. Bu nedenle, stresi azaltmak, kanser riskini azaltmak için de önemlidir. Stresimizi ibadet, meditasyon, yoga, düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme, uyku düzeni, sosyal destek, sağlıklı ilişkiler ve sağlıklı zaman yönetimi gibi yollarla yönetebiliriz.

Düzenli olarak kanser taraması yaptırmak, erken evrede kanserin tespit edilmesini ve tedavi edilmesini kolaylaştırır. Bu nedenle, uygun yaşta ve risk faktörlerine göre düzenli olarak kanser taraması yaptırmak, kanser riskini azaltmak için önemlidir.

Meme kanseri için mamografi, kolon kanseri için kolonoskopi, prostat kanseri için rektal muayene veya rahim ağzı kanseri için smear taraması yaptırmak önem arz eder."